Ukrayna tarafı Rusya’ya yazılı bir teklifte bulunmuş ve “tarafsız” statüye sahip olma ve NATO gibi askeri ittifaklara katılmama karşılığında, kendisine uluslararası güvenlik garantilerinin verilmesini talep etmiş.
Buna göre, Ukrayna garantör olacak ülkelerle anlaşmalar imzalayacak ve bu garantör ülkeler; Ukrayna’ya yönelik herhangi bir saldırı ya da savaş durumunda, Ukrayna’ya silah ve asker desteği sağlayacak ya da mali olarak yardım edecekmiş.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Özbekistan dönüşünde yaptığı açıklamada, “Garantörlük konusunda da biz, Ukrayna’nın güvenliğini teminen garantör ülkelerden biri olabiliriz, buna ilke olarak sıcak bakıyoruz demiş.
Ukrayna’nın; Rusya’dan gelecek saldırılara karşı, güvenliğine yönelik Garantör devlet olmak demek; Ukrayna’nın güvenliğinin, toprak bütünlüğünün sağlanarak gerçekleşmesini gözeten denetleyen, güvence altına alan devlet demektir.
Yani, ERDOĞAN garantörlüğü kabul ettiği takdirde, Ukrayna’ya saldıran Rusya’ya veya başka bir devlete karşı, garantör devlet olarak bizde savaş açacağız, silah, asker desteği ve mali yardım da bulunacağız.
Bunun en tipik örneği Türkiye Cumhuriyeti Devleti olarak bizim Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Devletinin garantör devleti olmamız gibi. Kuzey Kıbrıs, bizim için stratejik önemde ve halkı da soydaşımız olan bir devlet.
Peki, Ukrayna bizim neyimize?
Demek ki; garantörlük öyle basit bir konu değildir, risk içermektedir.
Bir devletin güvenliğine, toprak bütünlüğüne, özgürlüğüne garantör olabilmek için, öncelikle güçlü devlet olacaksın ve hayati bir önemi ve yararı olacak bu garantörlüğün, ülke için. Her şeyden önemlisi de, kendini garantiye almış olan güçlü bir devlet olacaksın.
ERDOĞAN; ülkesinin yönetimini, güvenliğini sağlamaktan aciz, gözü kapalı arabuluculuğa talip olduğu gibi, Ukrayna’nın güvenliğini, özgürlüğünü ve toprak bütünlüğünü, Rusya’ya karşı korumaya talip olduğunu açıklıyor.
ERDOĞAN; garanti vermeye, garantör olmaya çok meraklıdır biliyorsunuz.
Kendi koltuğunu garanti altına almak için, seçim yasasını değiştiriyor biliyorsunuz.
Para sahibi yüksek mevduat sahiplerinin Türk Lirası cinsinden paralarını, enflasyona karşı koruyarak garanti altına almak için, kur korumalı mevduat hesabı garabetini uygulamaya koyan ve mevduat sahiplerine kur artış oranında halkın vergilerinden oluşan hazineden para aktararak, para babalarının paralarına garantörlük yapan kendisidir.
Daha bitmedi. Biz demiyoruz, kamuoyunda beşli çete olarak anılan Yap İşlet Devret yöntemiyle yapılan, geçiş ve hasta garantili, tüm köprü, otoyol ve şehir hastanelerinin ihalelerini alan bir avuç yandaş müteahhide, devlet kesesinden geçiş ve kar garantisi vererek garantörlük yapan da, ERDOĞAN’dır.
Adamın fıtratında var garantörlük, kendileri hep zayıftan(!) yanadır, yufka yüreği(!) dayanamıyor ne yapsın zayıfa ve fakire destek çıkıyor garantörlük yaparak!
Her kula ve millete nasip olmaz, ne kadar övünsek azdır, Türk Milleti olarak böyle bir Cumhurbaşkanına sahip olduğumuz için, Allah başımızdan eksik etmesin, Allah nazarlardan saklasın!
Güner Yiğitbaşı
31/03/2022
Hukukçu